ADGB Ulm: Cemevi’nin açıklaması Alevi felsefesine uygun değil
Ulm Demokratik Güç Birliği, Ulm Cemevi yönetiminin bir Sünni ailenin taziyesine yer verilmemesiyle ilgili yaptığı açıklamayı eleştirerek, bu tavrın ayrımcılık ve ötekileştirmeye yol açtığını belirtti.
Avrupa Demokrat Haber Merkezi
Ulm Demokratik Güç Birliği (AJK, ADHF, TKM ve Fed-Gel), Alevi Kültür Merkezi ve Cemevi (AKM) yönetim kurulunun bir Sünni ailenin taziye talebine olumsuz yanıt vermesine ilişkin zorunlu açıklamasına dair görüşlerini kamuoyuyla paylaştı. Yapılan açıklamada, Cemevi yönetiminin aldığı kararın Alevi felsefesiyle bağdaşmadığı vurgulandı ve “Acısını dostlarıyla paylaşmak isteyen demokrat, Kürt ve yurtsever bir ailenin talebinin reddedilmesi ayrımcı bir yaklaşımdır” denildi.
Açıklamanın tam metnini aşağıda veriyoruz:
AKM’nin Zorunlu açıklamasına yönelik açıklamamızdır
Ulm Cemevinin Kamuoyuna Zorunlu açıklamasına ilişkin görüş, düşünce ve yaklaşımımızdır.
Ulm Cemevi yönetim kurulunun Ulm alanında Sunni inancına sahip demokrat, Kürt ve yurtsever bir aileye taziye için yer verilmemesine ilişkin açıklamasına istinaden bu yazıyı kaleme aldık. Kendi cephemizde doğrulara vurgu yapmak hassas ilişkileri dengede tutmak ve kamuoyunu bu manada bilgilendirme sorumluluğunu taşımak sorumluluğu kadar da dost kurumları eleştirerek eksik, esnemiş ve yalpalamış yanlarının düzeltilmesine katkı sunmayı içermektedir. Kurumu hedef alan onu yıpratan düşmanca tavırlardan bizzat sakınan itina gösteren çaba içinde olduk ve olmaya devam edeceğiz.
Öncelikle şuna vurgu yapalım. AKM’nin yazıda kullandığı üslup ve konuyu daraltan ve sorun olarak iki basın kurumunu sorumlu tutması doğru bir yaklaşım olmamıştır. Bizim için esas olan tartışılan konunun özüdür, mantığıdır. Gerisi tali planda konuşulacak konulardır. Bu bağlam da Ulm Demokratik Güç Birliği ( AJK,ADHF,TKM ve Fed_Gel ) olarak bu konunun hem parçası hem de muhatabı konumundayız. Başından beri bilgimiz dahilinde olan ve bu konu hakkında taziye alanında yüzlerce kişinin bilgisinin olduğu ve konuşulduğu, aile yakınlarının ve gelen misafirlerin tepkisinin olduğu bir alanda bahsi geçen kurumlar olarak tepkimizi ortaya koyarak k ısa bir bilgilendirme Merhaba ve Avrupa Demokrat gazetesinde çıkan haberde yer almıştı. Cemevi yönetim kurulunun idea ettiği gibi asılsız ve kurumu hedef alan ve gazete sayfasında yayımlanan açıklamada kurum imzalarını kullanarak bu haksız, ötekileştirme maksadı barındıran, inançsal ayrışımı körükleye açık olan ve mağdur durumda kalmış Kürt yurtsever, demokrat bir ailenin mağduriyetine sahip çıktık. Bunun dışında kurumsal hiçbir açıklama yapmayarak ancak savunduğumuz doğruların arkasında durarak Cemevi yönetim kurulunun konuya ilişkin açıklamasını bekledik. Nitekim 09.09.25 Salı günü AKM’de tam katılımlı bir toplantı gerçekleştirdik. Özetle başından beri savunduğumuz düşünceleri bizzat Cemevi yönetim kuruluna ilettik. Bu toplantının Cemevi yönetim kuruluna olumlu katkı sağlayacağını düşündük. Ancak yapılan açıklamayı hayretle ve bir biriyle çelişen savunuyu üzüntüyle okuduk. Alevi felsefesi açısından kabul edilir bir yaklaşımı göremedik. Bu yanlış tavır Alevi felsefesini bağlamamakla birlikte AKM yönetim kurulunu bağlar. Yönetim kurulunun niyetleri başkada olmuş olsa da sonuçta aldıkları karar ve ifade ediliş şekli ile her türlü yoruma ve niyete davetiye çıkarır şekilde olmuştur. Bunun yanlışlığını ve yaratacağı tahribatları ve de siyasetin niyetlerden bağımsız sonuçlar doğuracağını anlatarak bu kararın gelecekte farklı amaçlara davetiye çıkaracağının altını çizdik. Alt parantez ifade edelim
Birincisi şunu çok açık şekilde ifade ederek başlayalım. Aile sıradan gerici, yobaz, sadece kendisini inanç üzere ifade eden bir aile değildir. İslam dışı inançlara düşman, ırkçı, faşist, devlet ve kurumları ile ilişkili içinde ve ötesi sadece İslami dini vecibe için yer isteyen bir aile ve olmadığı gibi böyle bir talepte olmamıştır. Acılı bir günde taziyesi ve yası olan ve onu dostları ile paylaşmak için yer talebinde bulunan bir aile.’’ İlgili aileye taziye salonun tahsis edilmemesinin nedeni, talebin Alevi inanç ve ritüelleriyle örtüşmemesidir’’ diyerek kendinizce bir savunma oluşturuyorsunuz. Ritüel dediğiniz şey üste bahsi geçen yaklaşımları barındırsaydı eğer bunları kapsasaydı bir nebze anlaşılır olurdu. Bunların hiç biri bahsi geçen ailede yok. Kürt ve yurtsever, demokrat bir aile . (İnançsal olarak merhum Sünni mezhebine bağlı.) Ancak aile olarak Cemevi yapımına katkı sunan kendi inançları kadar Demokratik Alevi mücadelesine savunan değerli insanları kapsıyor. Ötesi yüz metre ilerisinde Cami olmasına karşın Cemevini seçmeleri size duyulan saygının ve hoşgörünün değerli bir yansımasıdır. Yaşadığımız coğrafyada ender rastlanan olaylardan biridir. Sizden talepleri karşılanmayınca devrimci
bir kurumun derneğini kullanarak yine de Cami tercihini kullanmamıştır. Ve siz bunu ritüele bağlayarak inançsal bir ötekileşmeyi seçiyorsunuz. Ezilen bir inanç olarak, yok sayılmış gizlice cemlerini yapmış bir inancın yolu ve temsilcileri olarak kendi inançları ile taziyesini yapacak ve size el uzatmış bir aileyi bu yaklaşım tarzı ile yok diyorsunuz öylemi. Niyet olarak ayrımcılık yapmayı belki düşünmemiş olabilirsiniz. Lakin pratik karşılığı ve kamuoyu vicdanın da derin tepkiler bırakıyorsa niyetten bağımsız hizmet ettiği yer ayrımcı ve ötekileştirmeye, inançsal ırkçılığa tekabül ettiğini belirtelim. Dahası diyorsunuz ki ‘’ Kurumumuzu hedef alan haberler yapılmıştır. Ulm Cemevi Sünni bir aileye taziye salonu vermedi’’ diyerek sizi karaladıklarını asılsız iftiralarda bulunulduğunu idea ediyorsunuz ? Şimdi soruyu evirip çevirmeden direk soralım.’’ Alevi inancı ritüeline uygun olmadığı için yer verilmedi diyorsunuz’’ zaten. Kişiye sen Sünni’sin sana yer vermiyoruz demediniz elbet. Yani kişisel dil kullanmadınız. Ancak daha kibar bir yolla biz Sünni mezhebine, onun hocasının burada dua okumasına izin vermeyiz diyorsunuz. Yani Türkçesi siz Alevi değilsiniz ya da Sünni mezhebine ait olduğunuz için yer veremeyiz diyorsunuz. Tüm Sünni inancına sahip olanları tek cendere de toplayıp peşin hükümle yargılamış oluyorsunuz. Yani bu yaklaşım ve karar ile bundan sonra Alevi olmayan hiçbir inanca siz yer veremezsiniz o halde. Her inanç kendi içinde kendi ibadet anlayışını barındırır. Kilisede kaç tane Alevi cenazesi kaldırdık hem de dedelerin yönetiminde. Bunları bizden daha yakından biliyorsunuz. Kilisenin ritüelinde Alevi cenazesi kaldıracak uygunluk yok. Ama o inancın kendisi o ritüeli yaratma imkanı tanıyor. Aksi taktirde yapılacak müdahale veya engelleme asimilasyonun başka versiyonunu teşkil eder. Siz Sünni bir inanca Dede atamayı mı düşündünüz? Aile başka inanca ait olmasına karşın bunu bile ret etmeyerek size karşı samimiyetlerini ortaya koymuştur. Yer vereceğiniz bu insanlar asimileye karşı duran sizler için kendi dili ve inancıyla neden misafirlerini ve dostlarını karşılamasınlar. Neden acılarını yaşamasınlar? Dilimi yoksa mezhebimi yoksa yurtseverliğimi etken oldu?
Asimilasyon konusuna gelince onu kendi içinizde aramanız ve üstüne gitmeniz gerekir. Dışarıdan sizi kabul eden değer veren başka inanç üzerinden asimile edilemezsiniz. Kendi sorununuzu başkasında ararsanız dermanı bulamazsınız. Madem asimilasyona karşısınız o zaman Kuran ve ayetlerini kendi Alevi taziyelerinde okutmayın. Kuran okunuyor buna niye itiraz etmiyorsunuz. Alevilikte kuranın ya da ayetlerin yerinin ne olduğunu biliyorsunuz. Bilinçli ya da bilinçsiz asimilasyonu hem de gönüllü içinizde barındırmanın faturasını dışarda aramak yanılgı olur. Diyanet ile yan yana afiş çıkartmak ,kendi üyelerinizi sırf Sünni arkadaşları var diye Cami’ye götürmesine itiraz etmemek bu felsefenin neresinde var. Bu anlamıyla bir taraftan kendinizce emek vererek mücadele ettiğiniz değerler varken bir yanıyla uzlaştığınız yönler sizi eritir. Buna dikkat etmeniz ve yoğunlaşmanız daha gerçekçi olur. Ve umarız ki bu tartışma birey ve yıpratma kampanyasından öte eğitici ve öğretici bir tartışmaya çevrilir.
Son olarak haddimiz olmadan akıl vermiş olmadan naçizane şunu ifade edelim. Alevilik, milletleri, mezhepleri, ırkları değil insanı ve insanlığı kendisine rehber alır. Felsefesinin temeli de insanı koyar.
Ulm Demokratik Güç Birliği (AJK,ADHF,TKM ve Fed-Gel)