Gabriel Attal, 2027 Başkanlık Seçimlerinin favorisi | Ali Arayıcı

Fransız Anayasası’na göre, cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ilk turu 11 veya 18 Nisan 2027’de, ikinci turu ise 25 Nisan veya 2 Mayıs 2027’de yapılacak. Son günlerde, hem sağ hem de sol kanattan adaylar ortaya çıkmaya başladı. Bunlar arasında, 36 yaşındaki Gabriel Attal, eski başbakan ve Rönesans Partisi’nin genel sekreteri, merkez sağın en önde gelen adaylarından biri.

Gabriel Attal’ın 2027 cumhurbaşkanlığı seçimlerine adaylığı kaçınılmaz görünüyor. Çevre konularını programının önceliği haline getirmeyi planlıyor. Ancak bunu bir ekolojik devrim teşvik ederek değil, iklim değişikliğiyle ilgili korkuları sürekli körükleyerek başarmayı hedefliyor. Böylece, uzun süredir savunduğu yabancılara düşman bir ekoloji anlayışını benimsiyor.

MACRON’UN HALEFİ

Eski Başbakan, Ulusal Meclis’teki Cumhuriyet İçin Birlikte (EPR) grubunun mevcut lideri ve Rönesans Partisi Genel Sekreteri Gabriel Attal, bu yaz, 2027 cumhurbaşkanlığı seçimlerinde adaylığını beklerken, mevcut Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un meşhur “aynı anda” sloganını benimsedi. Bu sloganı sürekli olarak gündemde tutmaya çalışıyor.

Gabriel Attal, ekolojik manzaranın olumsuz evrimi, çevre hukukunun yürürlükten kaldırılması ve çevre ile ilgili yasal kanunların yeniden uygulamaya konulması da dahil olmak üzere; kendi kanadının daha geniş kapsamlı çalışmalarını unutmuş gibi görünüyor. Burada, Cumhurbaşkanı Macron’un yerine geçmeyi hedefleyen bir adayın, onun yöntemlerinden bazılarını taklit etmesinin mantıksız olmayacağını belirtmek gerekir.

Temsil ettiğini iddia ettiği “siyasi alanın”, yani “eski ayrışmalara boyun eğmeyen ve aşırılıklara bağımlılıkla mücadele eden” alanın; “bugün her zamankinden daha geniş” olduğuna inanıyor. Şu anda, çok spesifik bir konu olan ekolojiye ağırlık vererek bu dengeyi sağlamaya çalışıyor. Amacı, potansiyel adaylığının odak noktası haline getirmek ve kendisini “ilerici” olarak sunarken ırkçı ve aşırı sağcı seçmenleri kendi yanına çekmek içindir.

Nasıl mı oluyor? İklim değişikliğiyle mücadele için, herhangi bir şey yapılmazsa Fransa’ya büyük bir mülteci akını olasılığını gündeme getirerek. Gabriel Attal, 21 Temmuz’da ekolojik geçiş önlemlerini ivedi olarak sunarken, “İklim değişikliğine şüpheyle yaklaşmak, büyük bir iklim göçünü kabullenmek anlamına gelir” dedi.

AŞIRI SAĞDAN AYRILMASI

Burada, 1961 yılında kurulmuş ve çevre koruma ve sürdürülebilir kalkınmaya adanmış uluslararası bir kar amacı gütmeyen kuruluş olan Dünya Doğal Hayatı Koruma Vakfı’ndan (WWF) bahsetmek gerekir. Rönesans Partisi Genel Sekreteri Gabriel Attal, özellikle ekoloji konusuna değinerek, Cumhurbaşkanı Macron’a yakın bir Avrupa Parlamentosu milletvekili ve WWF Fransa’nın eski genel müdürü Pascal Canfin’in “başka bir seçmen kitlesine ulaşmak” istediğini açıkladığını bildirdi.

Bunu, en temel içgüdüleri okşamak ve sömürmek için bir araç olarak görüyor. Ayrıca bu içgüdüleri, Marine Le Pen’in aşırı sağcı, ırkçı ve faşist partisi Ulusal Birleşme Partisi’ne (RN) ‘a doğrudan saldırmak için kullanıyor. Bu bağlamda, Avrupa Parlamentosu milletvekili Pascal Canfin, Nouvel Obs dergisine verdiği demeçte, RN’nin şu anki lideri Jordan Bardella’ya atıfta bulunarak, “İklim konusunda harekete geçen Bardella, seçmenlerinin beklentilerini ihanet ediyor” dedi.

Son birkaç haftadır Gabriel Attal, hükümet içinde öne çıkmak için elinden geleni yapıyor. Haziran sonunda, sosyal medyada yayınladığı uzun bir mesajda, Cumhuriyetçi Parti’yi (LR) (hükümetin bir parçası olmasına rağmen) ve RN’nin aşırı sağcı ve ırkçı gruplarını, rüzgar ve güneş enerjisi tesislerine moratoryum önerdikleri için “anti-ekolojik merkez” olarak nitelendirerek kınadı.

Gabriel Attal, “LR tarafından önerilen ve RN tarafından oylanan bu yeni talihsizlik sadece dogmatik olmakla kalmayıp, aynı zamanda ciddi sonuçlar da doğuracaktır. Benim parlamento grubum ekolojist bir gruptur ve öyle kalacaktır” dedi. Ancak kendi kampının daha iddialı projelerini, örneğin ekolojik gerilemeleri, çevre yasalarının yürürlükten kaldırılmasını ve çevre düzenlemelerinin yeniden yürürlüğe girmesini görmezden geldi.

EKOLOJİ ANLAYIŞININ SAÇMALIĞI

Bilindiği gibi, Rönesans Partisi lideri Gabriel Attal tarafından Temmuz ayında sunulan yaklaşık elli “çevreci” öneri, iklim eğilimini tersine çevirme riski taşıyor. Bunlar arasında, elektrikli araçlara uygulanan KDV’nin %20’den %5,5’e indirilmesi veya tüketim ürünlerinin ekolojik özelliklerini değerlendirmek için bir “ekolojik puan” sistemi kurulması gibi “pragmatik” olarak sunulan öneriler de bulunmaktadır.

Görünüşte yüzeysel olan bu önlemler hiçbir zaman dikkate alınmamış ve mevcut mevzuatta uygulanmamıştır. Yeşiller-Ekolojistler Partisi ulusal sekreteri Marine Tondelier’in Gabriel Attal’ın ekolojik projesini saçma olarak nitelendirerek “Son birkaç gündür kendinizi ekolojinin savunucusu olarak göstermeye çalışıyorsunuz, oysa gerçekte onun düşmanısınız” şeklinde verdiği eleştirel tepki son derece önemlidir.

Prof. Dr. Ali ARAYICI / Paris – 15.08.2025