Stuttgart Eyalet Yüksek Mahkemesi’nde IŞİD’linin yargılanması…
Gül Güzel (Stuttgart)
Gazeteci ve tercüman olarak izlediğim davalardan bir ilki olarak, 8 Şubat 2025’te Stuttgart Eyalet Yüksek mahkemesinde gelişti. Irak ve de Kuzeydoğu Suriye ziyaretlerimde, IŞİD örgütünün özellikle Ezdi ve Alevi kadın/çocuklarına işledikleri kaçırma, tecavüz, katliamlarına da dolaylı olarak şahit olmuştum. Kürt özgürlük hareketinin hastanesinde tedavi edilen bir IŞİD mensubunun gözlerini açtığında, kendisine bakım yapan iki kadın bakıcıyı görünce, isyanla bağırarak,’’Yok yok iki tane değil! Bana 72 meleğin sözünü vermişlerdi!!!’’ diyerek gözlerini bir daha açınca 72 Melek görme umuduyla sımsıkı kapatmasına da şahit olduk,…onun için bütün bu insanlık düşmanı İslamizm mensuplarına göz ve kulaklarını kapatan Avrupalılar ancak şimdi tehlike kapıya dayanınca bu mensupları tutuklayıp, hapis cezalarına çarptırıyorlar. Bir ilk de olsa, 18 Şubat 2025’te Stuttgart Eyalet Yüksek Mahkemesinin bir DAİŞ / İS elemanını hapis cezasıyla mahkum etmesi örnek bir tutum olarak herhalde tarihe geçecek dedikten sonra Mahkeme’nin yayınladığı basın açıklamasını siz okurlarımızla paylaşıyoruz.
2. Ceza Senatosu: Yabancı terörist örgütüne” ve “IŞİD”e üyelikten gibi Suriye’de de bir gazeteciyi şantajla tehdit ettiği için sanık “Katibat Ebu Bekir el-Sıddık’’ 5 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırıldı. Stuttgart Yüksek Bölge Mahkemesi’nin 2. Ceza Senatosu başkanlığı Dr.Roderich Martis şu açıklamayı yaptı: 36 yaşındaki Suriye uyruklu, yurt dışında iki terör örgütüne üye olmaktan, özellikle ciddi soygun ve gasp suçlarına yardım ve yataklık yapanlarla bir arada bulunmaktan, seri kaçırma olaylarıyla suçlanarak toplam 5 yıl 8 ay hapis cezasına mahkûm edildi ve tutukluluk halinin devamına karar verildi.
Senatonun suçlara ilişkin bulguları
Senato, sanığın 2012’den 2017’nin sonuna kadar Suriye’de bulunduğunu tespit etti.
2016 yılında “Katibat” adlı yabancı terör örgütüne, ‘’Kâtibat Ebû Bekir es-Sıddık’’ ve daha sonra “İslam Devleti” (“DEAŞ”) örgütün üye oldu. “Kâtibat Ebû Bekir es-Sıddık” 2012 baharında Muhassan’da oluşturulan bir gruptur. Suriye’nin Deyr ez-Zor ilinde Suriye ordusunun eski mensupları tarafından Rejime karşı ayaklanmanın bir parçası olarak kurulan ve rejimin ortadan kaldırılmasını talep eden bir grup olarak Suriye hükümetini devirmeyi amaçlıyor. Dernek bir dizi Çift haneli menzile sahip savaşçılar ve diğerlerinin yanı sıra saldırı tüfekleri, tanksavar silahları, havan topları ve Örgütün savaşçıları Suriye iç savaşında çeşitli çatışma operasyonlarına ve bombalı saldırılara katılmış, muhaliflerinin ölümünü her zaman göze almışlardır.
Sanık, Temmuz 2012’den DEAŞ’ın iktidara gelmesine kadar Muhassan/Deyr ez’de bulunuyordu. Haziran 2014’te “Katibat Ebu Bekir el-Sıddık”ta savaşçı ve keskin nişancı olarak aktifti ve Deyr ez-Zor askeri havaalanı çevresinde 2012 ile 2013’te en az dört savaşa katıldı. Sanık daha sonra açıkça IŞİD’e katıldı ve başlangıçta IŞİD ile çalıştı.
Muhassan’dan sorumlu olanın emirlerini yerine getiren ve ona emir veren, tavsiyelerde bulunup, bilgi verdi. Ayrıca, Kendisine, kendisi için maddi açıdan da kazançlı olan, IŞİD’e gaz satma görevi verildi. Sanık gazı dolarla satarak örgüte gelir kazandırarak,“IŞİD”in kendisini finanse ettiği dövizi sağladı.
Ağustos 2014’ün başlarında, Muhassan’daki bir gazeteci, DEAŞ elemanları tarafından tutuklanıp, yerel bir hapishanede tutuldu. Sanık, birkaç saat sonra gazeteciyi orada ziyaret etti. Tutuklu, gazeteciye serbest bırakılabilmesi için dizüstü bilgisayarını “IŞİD”e teslim etmek zorunda olduğunu söyledi. Sanık, gazetecinin iradesi dışında tutulduğunu biliyordu, hayatından da endişe ediyordu ve karşılığında onu sadece değerli eşyalarından vazgeçmeye razı etmek istiyordu. Ertesi sabah tutuklu esir gazezeteci, IŞİD’in sorumlusu kişi ile sanık da makineli silahlı olarak kendisine eşlik ederek evine götürüldü. Ancak tutuklunun ailesi, “IS” görevlisine bilgi vermek amacıyla teslim sırasında daha az değerli bir dizüstü bilgisayar verdi. Bu aldatmayı Sanık hemen fark etti ve IŞİD yetkililerine bu durumu bildirdi ve ona mahkumun başka BT cihazlarının da olduğunu söyledi. İstikrarlı İnternet erişimini sağlayan bir alıcı ve verici cihaz dahil olmak üzere, “IŞİD” liderinin talep ettiği bir kamera da vardı. Gazeteci korkudan bu istenilenleri ‘’IS’’ mensubuna verdi.
Sanık 2015 yılında Halep iline taşındı. En azından 2016’nın sonuna kadar orada
IŞİD’in potansiyel bir savaşçısı olarak kaldı. Karşılığında yiyecek aldı.“IŞİD”den gelen erzaklarla geçindi. 2016 yılı içerisinde IŞİD Halep ilinde yenilgiye uğradığında, Sanık sahte bir kimlikle Türkiye’ye, Ekim 2022’de Federal Almanya’ya ulaştı.
Prosedür hakkında daha fazla bilgi – 3 –
2. Ceza Senatosu, 31 Ekim 2024 tarihinden bu yana 20 gün boyunca davayı görüştü.
19 tanık ve 5 bilirkişiyi dinleyip, çok sayıda Suriye’deki savaşa dair videosu izlenip,
Müzakereler yapıldı. Sanık itiraf etmedi, ancak duruşma sırasında beyanlarda bulundu.
Suçlamalara ilişkin duruşma ifadeleri
Prosedür hakkında daha fazla bilgi
2. Ceza Senatosu, 31 Ekim 2024’ten bu yana 20 günde davayı görüştü. 19 tanık ve 5 bilirkişiyi dinlidi, duruşmaya Suriye’deki çatışmalara ilişkin çok sayıda video da dahil edidi. Sanık, suçlamaları kabul etmedi ancak yargılama sırasında suçlamalara ilişkin beyanlarda bulundu.
Karar kesin değil. Sanık ve Federal Başsavcının, karara karşı Federal Adalet Divanı’na itiraz etme hakkı bulunuyor; itirazın, bugünkü kararın açıklanmasından itibaren bir hafta içinde yapılması gerekiyor.
Sanık 2 Nisan 2024 tarihinde tutuklanmış olup o tarihten bu yana tutuklu bulunmaktadır. Senato bugün sanık hakkında çıkarılan tutuklama emrini onayladı ve yargılanıncaya kadar tutukluluğunun devamına karar verdi.
Dosya numarası: 2 St 36 OJs 14/23 Stuttgart Yüksek Bölge Mahkemesi
36 OJs 14/23 Stuttgart Cumhuriyet Savcılığı

























































