Makaleler

Published on Mayıs 28th, 2025

0

Fransa’da sol, “Gazze’deki Soykırımı durdurun” demek için harekete geçti | Ali Arayıcı


Hamas’ın, 7 Ekim 2023’teki İsrail’e yönelik saldırısının ardından, bunu bahane eden siyonist İsrail Hükümeti’nin yaptığı topyekün saldırı; 15.000’den fazlası çocuk olmak üzere yaklaşık 53.000 Gazzeli insanın yaşamını yitirmesine sebep oldu. Bu savunmasız insanlar, İsrail bombaları altında hayatını kaybetti. Sahte gerekçelerle zaten Gazze Şeridi’nde zor koşullarda yaşayan halkı; topyekün cezalandırmak için, Gazze başta olmak üzere Filistin topraklarını tamamen işgal etti.

            Bugün, Gazze Şeridi’nde gerçek bir etnik temizliğe tanık oluyoruz. Gazze Şeridi tamamen İsrail işgali ve ablukası altında. Amaç ise, etnik arındırma ve Gazze Şeridi’nin tamamen boşaltılmasını hedefliyor. Gazze Şeridi’ndeki savaş, savunmasız ve masum insanların yaşamını yok etmeyi ve asla kapanmayacak yaralar açmayı sürdürüyor. Savaş ve çatışmaların bedelini, en fazla savunmasız olan çocuklar, kadınlar ve yaşlılar ödüyor.

            Egemen güçler ABD, Rusya, Çin, İngiltere, Fransa başta olmak üzere, dünyada pek çok ülke; İsrail’in Gazze’de yaptığı bu barbarlık ve “soykırım” karşısında etkili bir tavır almak yerine, açıktan açığa siyonist İsrail’in saldırısına göz yumuyor ya da  destekliyor. Savaşta yaralanmalar ve travmalar, çocuklarda ömür boyu sürecek birçok iz bırakmakla kalmayacak ve tüm gelecek kuşaklarda etkileyecektir.

            FİLİSTİN’İN YANINDA YER ALMALI

            Fransa’da, bu vahşet karşısında gerekli etkinliği gostermeyen Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve Hükümetine yönelik eleştiriler; son günlerde giderek daha da artıyor. Fransiz Komünist Partisi (PCF) Ulusal Sekreteri Fabien Roussel, Filistin’in Gazze Şeridi’nde siyonist İsrail’in yaptığı soykırımı karşısında, Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un Filistin Devletini tanıması için kampanya başlattı.

            “Emmanuel Macron’un Filistin Kurtuluş Örgütü’nün (FKÖ) yanında durmalı” diyen Fabien Roussel, Filistin Devletinin resmen tanınması ve soykırımı protesto etmek için; 26 Mayıs Pazartesi günü, Paris’in ünlü Trocadéro Meydanı’nda bir miting düzenlendi. Sosyalist Partisi (PS) ve Yeşiller Partisi’nin de (EELV) desteklediği bu mitingin ardından PCF lideri; 4 Haziran’da Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) ile birlikte bir konferans düzenleyecek.

            Bu konferansta, Fransa’yı Filistin Devletini resmen tanımaya çağıracak. Fabien Roussel, kendisi ile yapılan bir röportajda, “uluslararası baskının Benyamin Netanyahu’yu dize getirebilmesi olasılığı kesinlikle yok” dedi. İsrail ordusunun Gazze’deki savaşta yeni bir aşamayı başlattığı, «soykırımı» daha da kötüleştirdiği ve Filistin bölgesini tamamen işgal etmeyi hedeflediği bir dönemde Batılı hükümetleri “bağlayıcı önlemler almaya” çağırdı.

            FİLİSTİN’İ RESMEN TANIMALI

            Fransa, Gazze’de devam eden « soykırım » konusunda ne yapıyor? 26 Mayıs’ta, Komünist Partisi’nin (PCF) çağrısı üzerine binlerce kişi, Paris’te Trocodero Meydanı’nda düzenledikleri bir gösteride; Fransa’nın Filistin Devletini resmen tanımasını talep etti. “Etnik temizliğe hayır! Batı Şeria’nın yasadışı işgalini durdurun! Gazze’deki « soykırımı » durdurun” diyen Fabien Roussel’e; Ekolojistler (EELV) ve Sosyalistlerin (PS) liderleri Marine Tondelier ve Olivier Faure eşlik etti.

            Fransa’nın, Filistin Devleti’ni resmen tanıması talebiyle düzenlenen bu gösteride, PCF, PS ve Yeşiller partilerinin sekreterleri yaptıkları konuşmalarda; Gazze’de devam etmekte olan “soykırımı” kınadılar. PCF Ulusal Sekreteri Fabien Roussel, “Etnik temizliğe hayır! Batı Şeria’nın yasadışı işgalini durdurun! Gazze’deki soykırımı durdurun” dedi.

            “Fransa, İsrail ile tüm ticari ilişkilerini kesin olarak durdurmayı ve büyükelçisini geri çağırmayı seçebilir” diyen PCF Ulusal Sekreteri Fabien Roussel, devrimci, ilerici ve tüm antifaşistlerin katıldığı Trocadéro Meydanı’nda yaptığı mitingde; “Katliamları durdurun, barış hemen şimdi, Filistin Devleti’ni tanıyın” vurgusunu yaptı. Fabien Roussel, Fransa’nın “Filistin Devletini tanıyan 150 ülke” listesinde yer almaması “ülkemizin tarihi için bir utançtır” dedi.

            Fabien Roussel, komünistleri, sosyalistleri, yeşilleri ve tüm antifaşistleri, PCF ve Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) tarafından 4 Haziran’da; Filistin Devleti’nin tanınması için, Avrupa’da başlatılacak büyük bir ittifaka katılmaya davet etti. Girişim PCF Genel Merkezi’nde gerçekleştirilecek. Şimdilik “ateşkes” ve “İsrail ile AB arasındaki ortaklık anlaşmasının bozulması” ve «Tel Aviv’e baskı yapmak için de İsrail’e boykot» çağrısında bulunuyor.

            «SOYKIRIM» KARŞISINDA ETKİLİ BİR TAVIR

            Siyonist İsrail rejiminin bu «soykırım» ve barbarlığına karşı, duyarlı hiç bir devletin yada kişinin susma hakkı yoktur. Tam tersine, bu vahşet karşısında ses çıkarmalı ve sonuna kadar mücadele verilmeli. İnsan yaşamının her şeyin üstünde olduğu vurgulanmalı, hukukun üstünlüğü savunulmalı ve yaşama geçirilmeli. İnsan temel hak ve özgürlüklerine, çocuk haklarına ve insanca yaşama haklarına saygı duyulmalıdır.

            Siyonist Benyamin Netanyahu hükümetinin şu andan itibaren kasıtlı olarak bir kıtlık örgütlemekte ve bunu bir savaş silahı olarak kullanmakta olduğuna işaret eden PCF Ulusal Sekreterı Fabien Russel, «bu bir açıktan soykırımdır» dedi. Bununla birlikte, «Filistin halkının yok edilmesini, silinmesini ve sömürgeleştirmenin genişletilmesini savunan İsrail hükümetinin başındakiler, niyetlerini açıkça ifade » ettiğine işaret etti.

            Avrupalı devlet başkanları, Rusya’ya karşı sergiledikleri kısmende olsa kararlı tutum ile kıyaslandığında, ne yazık ki çifte standardın arkasına saklanıyor. Avrupa’da pek çok ülkenin benimsediği ve yaptığı gibi, Fransız diplomasisi de, siyonist İsrail rejimine karşı gerekli bağlayıcı tedbirleri almaksızın beyanat vermek ile yetiniyor. Etkili ve çok ciddi bir eylemsizlik tutumu benimsemeyi sürdürüyor.

            Bu durum karşısında, BM çaresizlik içinde. İsrail ile Hamas arasındaki savaşın; Gazze’nin her tarafina yayılma olasılığına karşı, oluşacak bir kıtlık nedeniyle alarma geçti. Ancak, siyonist İsrail rejimi buna fırsat vermiyor. Derhal ateşkes ilan edilmeli çağrısını yeniliyor. Kesin olarak barışı inşa etmenin yolları aranıp güven ortamı sağlanmalı. Birlikte bir arada yaşamayı sağlayan, temel değerleri yeniden keşfetmek gerekiyor.

            AB diplomasisinin başındaki etkili bir isim olan Kaja Kallas’ta, siyonist Netanyahu hükümetinin Gazze’deki « soykırım » eylemleri bağlamında; AB’nin İsrail ile ortaklık anlaşmasını yeniden gözden geçireceğini açıkladı. Tabii ki, bu türden verilen tepkilerin yeterli olduğu söylenemez. Gazze’de yaşanan bu vahşet karşısında, siyonist İsrail’e verilecek tepkiler daha güçlü, eylemsel, etkili ve kalıcı olmalıdır.


Ali Arayıcı/Paris – 28.05.2025

Tags:


About the Author



Comments are closed.

Back to Top ↑