Fatih Altaylı’nın Öcalan röportajı 28 yıl sonra ilk kez yayınlandı 🎥►
Fatih Altaylı’nın 1997’de Lübnan’da PKK lideri Abdullah Öcalan ile yaptığı röportaj 28 yıl sonra yayınlandı. Görüşme, Susurluk kazası, uyuşturucu ticareti ve barış tekliflerini kapsıyor.
Fatih Altaylı’nın 1997 yılında Abdullah Öcalan ile gerçekleştirdiği bir röportajın ilk kısmı, PKK’nın haziran ayında faaliyete geçirdiği Özgür Düşünceler isimli web sitesinde yer aldı. Röportajı yaptığı dönemde Kanal D bünyesinde olan Altaylı, 5 Eylül 2023 tarihinde konuk olduğu Flu TV yayınında bu görüşmenin detaylarına değinmişti. O tarihlerde Terörle Mücadele Kanunu’nun 8. ve 30. maddeleri gerekçesiyle yayınlanamayan mülakat; Susurluk kazası, uyuşturucu kaçakçılığı ve barış önerileri gibi konuları içeriyor.
Susurluk bir kilometre taşı olacak
Mülakatta Öcalan, 1996 yılında yaşanan Susurluk kazasını cumhuriyet tarihi için mühim bir dönemeç olarak nitelendirdi. Öcalan, “Türkiye tarihindeki çok bazı önemli vakalar vardır. İşte 31 Mart vakası, daha da geriye gidersek Osmanlı tarihinde benzer Alemdar Mustafa Paşa vakaları gibi çok kötü bir dönemin başlangıcı olarak değerlendirmek istiyorum. Susurluk, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde bir kilometre taşı rolü oynayacağa benziyor” ifadelerini kullandı.
İddia: Çatlı ve Bucak suikast girişiminde bulundu
Öcalan, Abdullah Çatlı tarafından kendisine karşı suikast girişimlerinde bulunulduğunu iddia ederek, 1994 yılı için 250 milyar lira, 1996 yılının mayıs ayı içinse 500 milyar lira gibi rakamların konuşulduğunu aktardı.
Her iki suikast girişiminin de sonuçsuz kaldığını belirten Öcalan, “Gazeteler yazdı bildiğiniz gibi. Sanırım çok daha çarpıcı bir suikast 1996’nın mayıs ayında oldu” şeklinde konuştu. Öcalan, bu eylemlerde Sedat Bucak, Çatlı ve özel tim dairesinden isimlerin yer aldığını ileri sürerek, “Biz bazı yakalanmalarda bunları gördük. Tabii fazla açıklamak istemem” diye ekledi.
Bucak’ın çevresine “Benim 25 bin silahlı adamım var” dediğini iddia eden Öcalan, “Bu bir ‘devlet gücü'” yorumunu yapıyor.
“Uyuşturucu kontrölü için cinayet işlediler”
Öcalan ayrıca Çatlı’nın dört şirketinin bulunduğunu ileri sürdü ve “Bütün uyuşturucunun kontrolünü ele geçirdi bu çeteler, bunu herkes biliyor” dedi. Öcalan, Sedat Bucak’ın Siverek’teki arazilerinde afyon ekimi yaptığı yönündeki gazete haberlerine de atıfta bulundu.
Çatlı’nın İsviçre, ABD ve Azerbaycan seyahatleri olduğunu ve uyuşturucudan dolayı tutuklandığını belirten Öcalan, özel timin Yüksekova’da uyuşturucu kontrolünü sağlamak amacıyla Savaş Buldan ve Behçet Cantürk’ü öldürdüğünü savundu. Öcalan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bana özel tim silah satmak istedi. Bütün silah kaçakçıları Kürdistan’da, İstanbul’da satıyorlar.”
Afganistan’dan başlayıp Orta Avrupa’ya uzanan organize bir şebekenin varlığını öne süren Öcalan, “Şimdi bütün bunların hepsi ‘Apo’ya suikast’ adı altında yapılıyor” dedi.
“Ben Türkiye Anadolusunun çocuğuyum”
Altaylı’nın “Sanki Türkiye’nin iyiliğini istermiş gibi konuşuyorsunuz” şeklindeki sorusuna Öcalan sert bir karşılık verdi: “Ben iddia ediyorum. Halis muhlis, ben bir Türkiye Anadolusunun çocuğuyum. Tabii ki öyle konuşacağım.”
Güneydoğu’daki vaziyeti eleştiren Öcalan, şu değerlendirmeyi yaptı: “Bugün Güneydoğu harabe halinde. Bugün Dicle, Fırat kıyılarında tarihte olduğu gibi cennet yaratılabilir. Bu savaş gücünü biz bir günde yaşam gücüne, ekonominin geliştirilme gücüne dönüştürmek istiyoruz.”
Cudi’deki askeri yığınağa işaret eden Öcalan, “Korkunç askeri güç mevzilendirilmiş. Bu mu çağımızın sorunlarının çözüm yolu? Bunu halkın huzurunda tartışmak istiyorum” diye konuştu.
Cizre’ye bir kültür merkezi kurma planından söz eden Öcalan, “Cizre niye öyle harap olsun? Güzel bir Kürt sarayı, kültürel merkez yapacağım. Ben Fırat kıyılarında, Dicle kıyılarında, Cizre ve Batman’da bir güzellik yaratmak istiyorum.”
IRA örneğiyle diyalog çağrısı
İngiltere Başbakanı’nın IRA ile diyalog konusundaki açık pozisyonunu örnek gösteren Öcalan, şunları söyledi: “İngiltere Başbakanı diyor ki tek başına, ‘Silahları susturun, biz her türlü çözüme varız.’ Ben şimdiden ilan ediyorum. Yeter ki diyalog olsun, biz yarın bütün silahları susturalım.”
Altaylı’nın “Böyle bir niyetiniz mevcut mu?” sorusunu Öcalan, “Her zaman olmuştur” şeklinde yanıtladı. Türkiye’deki siyasetçilerde bir karar alma iradesi gözlemlemediğini belirten Öcalan, “Siyasilerde karar gücü yok. İsterdim ki karşımda Mustafa Kemal olsun. Beni öldürsün ama karar gücü olsun. Türkiye’mizi kurtaralım gerçekten. Kürtleri de kurtaralım” ifadelerini kullandı.
























































