Makaleler

Published on Ocak 24th, 2025

0

Alman Partilerinin Seçim bildirgelerinde göç politikası… | Cumali Yağmur


Bu yazımda, Alman partilerinin göçmenler konusundaki programlarını inceleyip siz değerli okuyuculara sunuyorum.

23 Şubat 2025 federal seçimlerine kısa bir süre kala, Alman partileri seçim kampanyalarında göçmen politikalarını açıklamaya başladılar. Göç politikaları ve mültecilere yönelik söylemler, seçim kampanyalarının ana eksenlerinden biri haline geldi. Avrupa’da mülteci politikası kadar sürekli ve duygusal bir şekilde tartışılan başka bir konu neredeyse yok gibi görünüyor.

Seçimlerden sonra hükümet olacak parti ya da koalisyonun, göç konusunda bazı kısıtlamalara gitmesi bekleniyor.


Birlik Partileri (CDU/CSU)

Birlik partileri (CDU ve CSU), Angela Merkel’in 2015’teki “Başarabiliriz” politikasından uzaklaştı. “İktidarda olduğumuz dönemde hatalar yaptık ve bunlardan ders çıkardık” diyerek göç politikalarında daha katı bir tutum sergiliyorlar.

Parti, ülkeye girenlerin daha sıkı bir şekilde kontrol edilmesini istiyor. Yasadışı göçü engellemek için Almanya’da sığınma hakkı olmayan kişilerin tespit edilmesini ve sınır kontrollerinde geri çevrilmesini öneriyor. Bu amaçla gece görüş cihazları, termal kameralar, drone’lar ve daha fazla polis kaynağı kullanılması planlanıyor.

Gönüllü olarak ülkeyi terk etmeyen kişilerin, yetkililerce sınır dışı edilmesi gerektiği belirtiliyor. CDU/CSU’ya göre Almanya’ya yalnızca “kapasiteyi aşmayacak” kadar mülteci gelmeli. Ayrıca ikincil koruma statüsündeki kişilerin aile birleşimi hakkı sınırlandırılacak.

İkincil koruma, savaş, ölüm cezası ya da işkence gibi ciddi insan hakları ihlallerine maruz kalma riski taşıyan kişilere tanınan bir statü. Ancak CDU, bu statünün tamamen kaldırılmasını istiyor. Fakat bunu AB’nin onayı olmadan gerçekleştirmenin zor olduğunu da vurguluyor.


SPD (Sosyal Demokrat Parti)

Sosyal Demokrat Parti, göç politikasına daha ılımlı ve entegrasyona odaklı bir yaklaşım sergiliyor. Alman ekonomisindeki vasıflı işçi açığını kapatmak için göçün desteklenmesi gerektiğini savunuyor. SPD, entegrasyon kurslarının genişletilmesi ve vasıflı işçilerin topluma hızlı bir şekilde kazandırılması gerektiğini belirtiyor.

SPD’nin seçim bildirgesinde, “Kurallara uymayan gitmeli; ancak korunmaya ihtiyacı olanlara yardım etmeye devam edeceğiz” ifadeleri yer alıyor. Ayrıca mülteci statüsü alamayan, ancak işgücü piyasasına entegre olmuş kişilere vasıflı göçmen statüsü verilmesini destekliyor.

AB’nin dış sınırlarının daha sıkı kontrol edilmesi gerektiği görüşünü savunan SPD, sığınma prosedürlerini dijitalleştirerek süreci hızlandırmayı ve altı ay içinde sonuçlandırmayı hedefliyor. Eğitimde eşitlik ve ırkçılıkla mücadele konularında da kararlı adımlar atmayı planlıyor.


Sol Parti

Sol Parti, sığınma hakkının bir insan hakkı olduğunu ve bu hakkın hiçbir şekilde kısıtlanmaması gerektiğini savunuyor. Avrupa’daki sınır koruma önlemlerinin kaldırılmasını ve sivil destekli bir deniz kurtarma programı oluşturulmasını öneriyor.

Parti, iklim değişikliği, yoksulluk ve doğal afetler nedeniyle Almanya’ya sığınan herkese koruma sağlanması gerektiğini düşünüyor. Suç işlemiş kişilerin bile sınır dışı edilmemesi, bunun yerine adil bir yargılama sürecinden geçmesi gerektiğini savunuyor.

Beş yıl ikamet eden herkesin Alman vatandaşlığı alabilmesini talep eden Sol Parti, kamu hizmetlerinde göçmen kökenli kişilere kota getirilmesini de destekliyor.


FDP (Hür Demokrat Parti)

FDP, nitelikli işçilerin göçünü kolaylaştırmayı hedefliyor. Göç politikalarının, sosyal güvenlik sistemlerinden ziyade işgücü piyasası ihtiyaçlarına hizmet etmesi gerektiğini belirtiyor. Entegrasyonun hızlandırılması için dil kurslarının yaygınlaştırılmasını ve kapsamlı bir göç yasasının çıkarılmasını öneriyor.

Sınır dışı işlemlerinin federal hükümet tarafından organize edilmesini ve güvenli üçüncü ülkelerde sığınma prosedürlerinin yürütülmesini talep ediyor. FDP ayrıca nakdi yardımlar yerine, ödeme kartlarıyla destek sağlanmasını savunuyor.


Yeşiller Partisi

Yeşiller, insan haklarına öncelik veren bir göç ve mülteci politikası izliyor. Kaçış ve iş gücü göçü arasındaki farkın net bir şekilde tanımlanması gerektiğini vurguluyorlar.

Yeşiller, sığınma prosedürlerinin daha insancıl bir şekilde yürütülmesini, Avrupa’da koruma arayanların adil bir şekilde dağıtılmasını ve deniz kurtarma operasyonlarına daha fazla yatırım yapılmasını öneriyor. Ayrıca, mülteci politikalarının temel ve insan haklarına saygılı bir şekilde yürütülmesi gerektiğini savunuyorlar.


AfD (Almanya için Alternatif Parti)

AfD, göçmenlere karşı oldukça katı bir tutum sergiliyor. Ancak partinin bazı önerileri anayasal olarak uygulanamaz bulunduğu için seçim bildirgesinde yer almadı. AfD’nin genel politikası, göçü tamamen engellemeye ve sınır dışı işlemlerini artırmaya odaklanıyor.


BSW (Sahra Wagenknecht İttifakı)

BSW, sığınma prosedürlerinin güvenli üçüncü ülkelerde yapılmasını ve Almanya’nın göçmen kabulünü ciddi şekilde sınırlamasını öneriyor. Partinin amacı, göçün temel nedenleriyle mücadele etmek ve göçmenlere verilen sosyal yardımları minimuma indirmek.


Yukarıdaki bilgiler, Alman partilerinin göç politikalarına ilişkin geniş bir çerçeve sunuyor. Bu politikaların hayata geçmesi, hem Almanya’nın iç dinamiklerini hem de Avrupa’daki göç politikalarını önemli ölçüde şekillendirecektir.


Cumali Yağmur – 24.01.2025

Tags:


About the Author



Comments are closed.

Back to Top ↑