MÖP’ten Pontus Soykırımı açıklaması
MÖP Rum/Pontus halkına uygulanan Soykırımı Kınıyor, Lanetliyoruz!
Soykırımda hayatını kaybeden insanları saygı hürmet ve minnetle ile anıyoruz!!
19 Mayıs bir bayram değil, 1919 da İngiliz ajanı, işbirlikçisi Atatürk’ün İngilizlerin izniyle Pontus ülkesinin Samsun şehrine gitmesi ve Rum halkına uyguladığı Soykırımın tarihidir. 350.000 insan yok edildi.. 1915 yılında Hristiyan uluslara yönelik başlayan Soykırımın sondan ikinci halkasıydı, son halka 1924 Hakkari de Soykırıma uğrayan Asuri halkı.. Kadim bir ulus kendi vatanında soykırım ile bitiriliyor, bu lanetli günün hafızalardan silinmesi amacıyla, bu günü Bayram ilan edeceksin.. 23 Nisan çocuk Bayramı gibi, 24 Nisan da Asuri/Süryani/Keldani, Ermeni, Rum/Pontus ve Yahudi ulusları Soykırıma uğratacak hamleyi başlatacaksın, 23 Nisan ı Bayram ilan edeceksin. İnsan psikolojisini etkileyecek, unutturacak başka bir şey olamaz! Bu çirkin marifet Türk soykırımcı devlete aittir.
İnsanlık tarihine büyük miras bırakan Rum/Pontus ulusunu yok etmek, Türk devletinin insanlık değerlerinden ne kadar uzak olduğunu ve ahlaksız bir karaktere sahip olduğunu gösteriyor.. Bu zihniyette destek veren, seyirci kalan da ondan az değildir. Hem imha et, hem de ‘Kurtuluş Savaşı’ verdim, söyle? Kime karşı kurtuluş savaşı 7 düvele karşı? Öyle bir yalan, alacak bir propaganda her hangi bir sistemde bulunmaz, Türk soykırımcı sisteminden başka.. O dönemde Türkiye de bulunan tüm yabancı ülkelerden, her hangi kimse ölmezken, üç Hristiyan Ulus ve Yahudilerden 4 milyon insan yok edildi 1915-1919 yılına kadar. DEM PARTİ Milletvekili TBMM de dile getirdiği gibi, ‘Nerde bu uluslar’ nereye gittiler? Evet bizde soruyoruz 80,000.0000 Milyon nüfuslu Türkiye de Sünni İslam inancına bağlı uluslardan başka kimse va rmı?
Türk soykırımcı Sunni eksenli zihniyet, Rum/Pontus soykırım zihniyeti üzerinde kurulduğundan, Cumhuriyetten sonra onun rengini, şeklini ve karakterini bozmaya çalışan 1919 Haverka Konfederasyon Lideri Ali Batte İsyanı, Zilan İsyanı, Şeyh Sait İsyanı ve Seyit Rıza Dersim İsyanı, devamında 68 Kuşağının Liderleri, ardında gelişen Cuntalar, bu Cuntalarda katledilen Demokrat, Devrimci ve Sosyalistler, yarım asırdır PKK şahsında Kürt halkına karşı geliştirilen savaş.. İşte bu zihniyet, kendi toplumunu psikolojik savaşla, aldatmakta kandırmaktadır. Kendi toplumunu seven bir yönetim, elbet diğer uluslara karşı da saygılı olur. 1915 başlayan, 1919 ile bitirilen Hiristiyan uluslar, bu yüzyılda onlar yok olduğu gibi, Türkiye birçok değerini kaybetti. Sürekli iradesiz, başkalarının yönlendirmesi ile kendini bugünlere getirdi. Onursuzca! Oysa bağrında yaşayan herkes ile barışık yaşamı tercih etseydi, şu an Dünya siyasetinde çok onurlu bir rol oynardı.. Düşünün şu an Türkiye de en az 30 milyona yakın Hristiyan uluslardan bir nüfus olurdu. Bu nüfüs her açıdan, önemli bir zenginlikti. Ama soykırımcı zihniyet, tercihini Türk ırkçı zihniyette ısrar etti, Kürtler ağırlıklı Suni inancına mensup olmaları nedeni ile, sürekli İslam inancına bağlı egemen güçlerin, yedek gücü olmalarından dolayı, ‘kendi değimleri ile; 1100’lerden bu yana, Sünni inanç birliği temelinde bir kardeşlik içindeyiz’ deniliyor. Zalimin yanında kardeşçe durmak iyi değil.. Nitekim 1915 Seyfo/Soykırım vb dönemlerde, bu kardeşlik diğer ulusların imhasına mal oldu! İnsanlık tarihi boyunca onurlu duruş, her daim kabul gördü. Kendi çıkarları uğruna, hiç kimse birlikte yaşadığı komşularıyla düşman olmasına mecbur değil! Tabii, (Bazı Kesimleri Dışında Tutarak) dile getiriyoruz..
Bu vesile ile Mayıs ayında şehit düşen Türkiye de yaşayan bütün ulusların Demokrat, Devrimci ve Sosyalistlerini saygı, minnet ile anıyoruz! Başlayan bu yeni barış sürecinde, Türk devlet soykırım katliamları 1923 Cumhuriyetten sonra olmadı, Cumhuriyet hangi zemin üzerine kurulduğunu samimice dile getirilirse, bu görev demokrasiyi savunan herkesindir. O zaman doğru, ahlaklı ve onurlu bir barış sürecin gelişmesi, rayına oturması 1915 Seyfo/Soykırımından-Günümüze her şeyin sorgulanıp çözüme kavuşturlması lazım. Yok eğer bu gerçekler yadırganır, örtbas edilirse, ortada konuşulan barış ve demokratik süreç gelişmez..
Bu sahte bayram havaları ile, Kadim yok edilen uluslar örtbas edilemez.. Türk devletin bu sürece samimi yaklaşmasını umuyoruz, bütün sorunlarda..
Toplumsal Demokrasi Zihniyetti ve Demokratik Sosyalizm sistemi ulusların birlikte yaşayabileceği yegane çözümdür.. Demokrasi Herkes İçin! Demokrasinin dili yürekten, hakikate dayalı olmalı..
Umarız yeni süreçle Soykırıma uğramış olan Hristiyan uluslarında yeniden Batı Ermenistan, Pontus, Ege, Kilikya ve Mezopotamya ya yeniden dönebilmeleri..
Mezopotamya Özgürlük Partisi (MÖP)

























































