..." /> 18 Mart uluslararası siyasi tutsaklar günü eylemi

Almanya

Published on Mart 19th, 2022

0

18 Mart uluslararası siyasi tutsaklar günü eylemi


Her yıl olduğu gibi bu yıl da, 18 Mart Uluslararası Siyasi Mahkumlar Gününde Stuttgart’taki Stammheim Cezaevi önünde devrimci örgütlerin birlikte düzenlemiş oldukları miting ve yürüyüş ile siyasi tutsakların durumuna dikkat çekildi.

Gül Güzel (Stuttgart)

Hem F-Tipi Cezaevi hem de Eyalet Yüksek Ceza Mahkemesi olan yeni binanın önünde saat 18.00’de düzenlenen mitingde hazır bulunan kurumlar(Kızıl dayanışma, HBDH, Kürt Özgürlük Hareketi, Dayanışmaya devam örgütü, TSP (Tutsakların sesi platformu)  eylemi kendi pankart, flama ve mesajlarıyla çok dayanışmalı bir eylem gerçekleştirdiler. Aynı şekilde hasta tutsak Aysel Tuğluk’a özgürlük talep eden pankart açıldı.

Miting eyleminin ilk mesajı, Stammheim Cezaevinde tutuklu bulunan siyasi tutuklu Merdan K.nın güne dair kaleme aldığı bülten oldu. Merdan K. ‘’21 Eylül 2021 Stammheim cezaevinde tutuluyorum. Dışarda olduğu gibi burda da kararlı olarak, Adalet ve Demokrasi için mücadele edeceğim. Kürt halkı olarak, bizim faşist Türk devletine karşı özgürlük mücadelemiz bastırılmak isteniyor. kimliğimizi inkar edip, ihanete sürüklenmemiz isteniyor. Ama bizi hala tanımıyorlar. Alman devleti bizi fiziki baskı altına alabilir ama inancımızı asla. Tutklanmamla birlikte mücadelemize bağlılık ve inancım daha güçlendi. Alman devleti bilsin ki, bize uyguladığınız baskılarla, Kürt özgürlük mücadelesine bağlılığımızı arttırıyor. Onun için lütfen artık gerçeği görün ve yanında yer alın. Bizi tutuklamakla bizleri inkar edenlerin tarafında yer alıyorsunuz. Ne yapsanız da bizler mücadelemize devam edip, tecritti kıracağız ve Reber APO’yu özgürleştireceğiz. Yaşasın direniş!, Yaşasın evrensel dayanışma!, Be Serok Jiyan Nabe!, Yaşasın zindanların direnişi!, Yaşasın Kürt Halkının mücadelesi!,’’

Okunan diğer mesajlarla, ‘’Kürt özgürlük hareketi aktivistleri ve sol Türk örgütlerinin Türkiye’de tutuklanarak, sadece hapishaneleri doldurmakla kalınmıyor. 2011’den beri Almanya’da da yaşayan Kürtler, Ceza Kanunu’nun 129a/b. (yabancı terör örgütü üyeliği) maddesine göre yargılanıyor, suçlanıyor, hapsediliyor ve ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılıyorlar. Şimdiye kadar 51 aktivisti bu durumdan etkilendi. Şu anda Almanya hapishanelerinde tutuklu 11 Kürt var. Alman hükümetinin Kürtlere karşı tutumunun başlıca örneğidir, çünkü Hapsedilen 11 Kürt’ten 6’sı Stammheim ‘da. 41 yaşındaki sanıkla ilgili görülen en son dava da Müzisyen Mazlum Dora da Yurtdışındaki terör örgütü üyeliği ile suçlanarak, 129b ile yargılanıyor. Müzisyen Mazlum Dora bireysel değil örgüt bağlantılı olarak suçlanıyor. Yani ceza gerektiren suçlarla suçlandı. Mazlum sadece birçok örnekten biri ve Alman hükümetinin bu konudaki son örneği olarak kalmayacak. Bütün bunlar, Kürtlerin tüm dünya nüfusu için elde ettiği pek çok başarıya rağmen uygulanıyor. Örneğin IŞİD’le mücadele ve Kuzey Suriye’nin büyük bir bölümünün IŞİD’den kurtarılması Kürt kurtuluş hareketinin mücadelesiyle gerçekleşti.

Kürt özgürlük hareketi, Alman-Türk ilişkisinden dolayı otuz yılı aşkın bir süredir kriminalize ediliyor. Ama bu düşmanlık her yerde olmuyor. Belçika’daki yargı, PKK’yi artık bir terör örgütü olarak değil, çatışmanın silahlı bir tarafı olarak kabul ediyor. Bu nedenle Almanya’da Kürt yapılarına yönelik siyasi gidişatını yeniden değerlendirmeli ve Suç haline getirmek yerine işbirliğini aramalıdır. Şimdi bu konuda bir başlangıç ​​olabilir. Ancak, Federal Adalet Bakanlığı tarafından hala kovuşturma izni veriliyor. Burada kişileri cezalandırmanın Ortadoğu’daki sorunları çözeceğine dair hala bir inanç var. Bu büyük bir yanılgıdır ve bu yüzden Almanya’da PKK yasağının ve §129b maddesini kaldırma zamanı geldi ve kriminalize etme esasını ortadan kaldırmalıdır. Bu konuda yeni federal hükümetin insan hakları odaklı bir açıklama yapmasını bekliyoruz. Aynı zamanda Almanya’daki Kürt örgütleriyle, yapıcı bir diyaloga girmeli. Kürt siyasi faaliyetlerinin terörizmle bağlı damgalanmamalı. Ve bu yüzden diyoruz ki: Kriminalizasyon yerine diyalog!, Savaş yerine siyasi çözümler. Tüm siyasi tutsaklara özgürlük! Yaşasın Uluslararası dayanışma! şeklinde mesajlar okundu.

Mitinge katılan yaklaşık 90 kişilik grup daha sonra Cezaevinin etrafında sloganları eşliğinde yürüyüşe geçti. Yeni yapılan Cezaevi bölümünün karşısındaki tepeye çıkan eylemciler, sloganları ile siyasi tutsaklar ile dayanışmak için burada olduklarını dile getirdiler. Cezaevindeki odalarının camları önüne çıkan tutsaklar da bağırarak, eylemcileri selamladılar. Burada yapılan Kürtçe müzikler ve atılan havai fişeklerle tutsaklara moral verildi ve saat 19.00 civarında eyleme son verildi.


About the Author



Comments are closed.

Back to Top ↑