Yeşil Sol Parti’den Çiğdem Kılıçgün Uçar’ın hedef gösterilmesine karşı açıklama
“1 Ekim’deki açıklama, Meclis’in başta Kürt sorunu olmak üzere toplumsal sorunlara çözüm üretmesine ve tecridin bir an önce kaldırılmasına yönelik bir çağrıdır.”
Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) Merkez Yürütme Kurulu (MYK), Yeşil Sol Parti Eş Sözcüsü Çiğdem Kılıçgün Uçar’ın basın açıklaması nedeniyle hedef gösterilmesine ilişkin yazılı açıklama yayınladı.
Çiğdem Kılıçgün Uçar, 1 Ekim’de Meclis’te, Kürt sorunun çözümü ve PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın rolüne ilişkin yaptıkları basın açıklaması sonrası sosyal medyada hedef gösterildi, hakaretlere maruz kaldı.
“Meclis’in görevi taziye mesajı yayınlamak değil”
Yeşil Sol Parti, Meclis’in açılışında yapılan basın açıklamasının, iktidar mensupları ve hukuk tanımayan kimi çevrelerce hedef haline getirildiğini ve özellikle Çiğdem Kılıçgün Uçar’a yönelik bir saldırı dalgası başlatıldığını belirtti:
“1 Ekim’de yaptığımız açıklama Meclis’in başta Kürt sorunu olmak üzere toplumsal sorunlara çözüm üretmesine ve tecridin bir an önce kaldırılmasına yönelik bir çağrıdır. Meclis’in ve siyasetin görevi de bu sorunlardan kaynaklı yaşanan can kayıplarına ilişkin taziye mesajları yayınlamak değil kayıpların önüne geçmektir. Eş Sözcümüz Çiğdem Kılıçgün Uçar’ın çarpıtılarak hedef haline getirilen sözleri bu ülkenin hakikatini ifade etmektedir.
Tekraren ve daha yüksek bir sesle ifade ediyoruz: Kürt sorununda çözümsüzlük ve savaş bir iktidar tercihidir ve ne yazık ki bunun ağır faturasını tüm halkımız yıllardır en ağır şekilde ödemektedir. Bu gerçeği hiçbir saldırı ve trol manipülasyonu gizleyemez. Bizler de topluma kader olarak dayatılan bu durumu asla kabul etmiyoruz.
“İktidar eleştirel sese tahammül edemiyor”
İktidar ve savaştan nemalanan çıkar çevreleri, son yıllarda yarattıkları otoriter ve baskıcı sistem içerisinde hiçbir eleştirel sese tahammül edememektedir. Kangren haline gelmiş olan meselelere dair düşünce üretmek, öneri sunmak, fikir beyan etmek neredeyse imkânsız hale gelmiştir. Toplumdan istenen, iktidarın yarattığı ezberleri sorgusuz sualsiz tekrarlamasıdır. Bunu reddediyoruz!
Tecride ilişkin tespitleri nedeniyle gazeteci Merdan Yanardağ tutuklanmış, dün de gazeteci Ayşenur Aslan soru sorduğu için ifadeye çağrıldı. Eş Sözcümüze yönelik başlatılan linç kampanyası ve tehditler de bu saldırı dalgasının son halkası olmuştur.
“Karanlık bütün toplumu tehdit ediyor”
Yaratılmak istenen bu koyu karanlık sadece muhalif kesimleri değil bütün toplumu tehdit etmektedir. İktidarın konforlu alanına dayananların halkın seçilmiş iradesine, Meclis’e, kadın kimliğine, özgür düşünceye yönelttiği tehditler partimiz nezdinde yok hükmündedir!
Bu linç güruhunun derdini gayet iyi biliyoruz. Onlar çözüm sözünden ve ihtimalinden korkuyorlar. Savaşın sürmesi, ölümlerin, maddi ve manevi kayıpların yaşanması bu zihniyetin iktidarda kalmasının biricik yoludur. Bunu reddediyoruz!
Partimize, Eş Sözcümüze ve halkımızın iradesine yöneltilen bu tehditlerle başta evrensel hukuk yasalarıyla olmak üzere siyaseten hesaplaşacağımızı herkesin bilmesini istiyoruz. Her ne pahasına olursa olsun çözümü, barışı ve bu toplumun bir arada ve eşitçe yaşama talebini savunmaktan asla vazgeçmeyeceğiz.”
(Bianet)