Remzi Kartal: Öcalan’ın açıklaması demokrasi mücadelesinin başlangıcıdır

KONGRA-GEL Eş Başkanı Remzi Kartal, PKK lideri Abdullah Öcalan’ın açıklamasını bianet’e değerlendirdi: “Bu açıklama; kadınların, işçilerin, ekoloji mücadelesi verenlerin kısacası tüm toplumsal kesimlerin demokrasi mücadelesinin başlangıcıdır. Önder Öcalan, tüm Ortadoğu’yu etkileyecek bir çıkış yapmıştır.”

Ruken Tuncel – bianet

PKK lideri Abdullah Öcalan’ın, “Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı” dün (27 Şubat) İstanbul Taksim’deki Elit World Otel’de Türkiye ve dünya kamuoyuna açıklandı.

Öcalan, DEM Parti heyeti aracılığıyla gönderdiği açıklamada, PKK’ye çağrı yaptı ve “Kongrenizi toplayın ve karar alın; tüm gruplar silah bırakmalı ve PKK kendini feshetmelidir” dedi.

Öcalan’ın “tüm sorumluluğu alıyorum” dediği bu açıklama Türkiye ve dünya kamouyunda büyük bir destek gördü.

Peki, her kesimden destek bulan Öcalan’ın bu açıklaması ne anlama geliyor?

KONGRA-GEL Eş Başkanı Remzi Kartal, PKK lideri Öcalan’ın açıklamasını binanet’e yorumladı.

Öcalan’ın açıklamasının “Türkiye’yi ve Ortadoğu’yu etkileyecek bir çıkış olduğunu” belirten Kartal, “Önderimiz sayın Öcalan’ın bugün ifade ettikleri yeni değil esasında, PKK, reel-sosyalizm, soğuk savaş sürecinde ortaya çıktı. Önder Apo’nun özgürlük yürüyüşle doğdu. Devletin baskı, inkar ve idamına karşı ortaya çıkan bu yürüyüş örgütsel mücadeleye dönüştü. Ve bugün geldiğimiz noktada PKK artık misyonunu tamamladı. Kendinden çok daha büyük dinamikler yarattı. Kürt halkı artık dört parça Kürdistan’da büyük politik bilince ulaştı” dedi.

“Tüm Ortadoğu’yu etkileyecek bir çıkış yaptı”

Kartal, 2013-2015 yıllarını kapsayan “çözüm sürecini” hatırlattı. Kürt sorununun artık demokratik ve siyasi zeminde konuşulması gerektiğini vrugulayan Kartal, şöyle devam etti:

“Şayet 2013’teki süreç akamete uğramasaydı; o zaman da PKK’nin kongresini gerçekleştirmesi ve kendini fesh etmesi çağrısı yapılacaktı. Türkiye, uluslararası güçler, PKK’yi ‘terör örgütü’ listesinde tutarak Kürt sorununun çözümünün önüne engel olarak çıkarıyorlar. Türkiye, yıllardır ‘Kürt sorunu yoktur, terör sorunu vardır’ argümanıyla hareket ediyor. Bu anlamda Önder Öcalan’ın yaptığı açıklama bu argümanı boşa düşürecek bir hamledir.

“Artık Kürt sorununun çözümünün demokratik siyasi zeminde konuşulması ve bir sonuca kavuşması gerekiyor. Ve bu sadece Kürt halkı için değil, tüm Türkiye halkları için önemlidir. Bu açıklama; kadınların, işçilerin, ekoloji mücadelesi verenlerin kısacası tüm toplumsal kesimlerin demokrasi mücadelesinin başlangıcıdır. Önder Öcalan bu açıklama ile tüm Ortadoğu’yu etkileyecek bir çıkış yapmıştır.

“Umut hakkı parlemantonun gündemine gelmeli”

“Önder Öcalan, 2000’li yılların başından bu yana yeni bir paradigmadan söz ediyor; demokratik sosyalizm… Yıllardır bu paradigma üzerine çalışıyor. Yeni bir yol, yeni özgürlük arayışları üzerinde duruyor. Bugün artık bu paradigmanın hayata geçmesinin zamanıdır. Kürt halkı ve tüm Ortadoğu halkları Önder Apo ile buluşmanın coşkusunu yaşamalı. 2025 yılı Şeyh Said’in idam edilişinin 100. yılı fakat aynı zamanda Önder Apo’nun özgürleştiği, idam ve inkarın sona erişinin yılı olacak.

Kartal, son olarak “Önümüzdeki bir hafta 10 gün içinde Önder Apo’nun umut hakkı süreci tartışılmaya başlanmalı, parlamentoda gereken adımlar atılmalıdır. Kürt da halkı önderiyle buluşmanın heyecanını taşımalıdır” dedi.

(bianet – RT)