Irkçılık

Published on Aralık 19th, 2025

0

Maraş’ta başlamadı bu hikâye – Çorum’da da bitmedi


Önce fısıltılar dolaştı mahallelerde.

Ağızdan ağza yayılan,

ne olduğunu bildiğimiz

ama durduramadığımız cümlelerdi bunlar.

“Silahlanıyorlar” dediler.

“Tehlikeliler” dediler.

Korku bilinçliydi artık.

Ne söylendiğini anlıyorduk.

Ne yapılmak istendiğini seziyorduk.

Maraş’ta evler işaretlendi.

Çorum’da sokaklar bölündü.

Mahalleler birbirine düşman edildi.

İnsan, komşusuna yabancılaştı.

Sonra o soru çıktı karşımıza.

Bu kez bir çocuğa değil,

hayatı yeni yeni omuzlamaya başlayan

bir gence sorulan soru:

“Alevi misin?”

Maraş’ta bu sorunun cevabı ölüm oldu.

Çorum’da da.

Ben o sorunun sorulduğu yaşlardaydım.

1962 doğumluydum.

Ne olup bittiğini anlayacak yaştaydım.

Korkunun ne demek olduğunu,

ölümün ne kadar yakın durduğunu

biliyordum.

Gençliğim,

kimliğimin hedefe konduğu yerde yaralandı.

O gün ölmedim belki,

ama içimde bir şey

orada kaldı.

Maraş’ta insanlar,

annesinin babasının cansız bedeniyle

aynı evde günlerce saklandı.

Sessizlik, hayatta kalma biçimi oldu.

Çorum’da biz,

sokaklardan cesetler toplanırken

yaşamanın ne kadar kırılgan olduğunu öğrendik.

Gençtik ama masum değildik artık.

Çünkü ölüm,

çok yakınımızdaydı.

Aynı korku vardı.

Aynı çaresizlik.

Aynı suskunluk.

Ve sonra yine aynı şey oldu:

Hiçbir şey olmadı.

Failler korundu.

Suçlular cezalandırılmadı.

Dosyalar kapandı,

hafızalar kapanmadı.

Devlet baktı.

Sustu.

Görmezden geldi.

Adalet,

Maraş’ta da

Çorum’da da

enkazın altında bırakıldı.

Bu yüzden Maraş bir “geçmiş” değil.

Bu yüzden Çorum sadece bir “olay” değil.

Çünkü biz biliyoruz:

Cezasızlık, katliamın devamıdır.

Bugün hâlâ Aleviler hedef gösteriliyorsa,

bugün hâlâ kimlikler tehdit sayılıyorsa,

bugün hâlâ cümleler “ama” ile başlıyorsa;

sebebi Maraş’la, Çorum’la, Sivas’la

gerçek bir yüzleşmenin

hiç yaşanmamış olmasıdır.

Ben Çorum Katliamı’nın tanığıyım.

Maraş’tan sağ kalanların anlattıkları

benim hafızama yabancı değil.

Çünkü yaşadığımız şey

aynı karanlığın farklı şehirlerdeki yüzüydü.

Sebep aynı.

Zihniyet aynı.

Soru aynı.

Dün Maraş’ta soruldu.

Çorum’da soruldu.

Bugün başka kelimelerle,

başka biçimlerle

hâlâ soruluyor.

Biz unutmadık.

Çünkü hatırlamak,

insan kalmanın son yoluydu.

Çünkü unutmak,

katliamın devamıdır.

Hasan Aygün

1962 doğumlu

19.12.2025 – Hanau

(Çorum Katliamı Tanığı)

Tags:


About the Author



Comments are closed.

Back to Top ↑