Feminizm

Published on Kasım 26th, 2024

0

Jin, Jiyan, Azadi: Kadınlar için uluslararası bir direniş kavramıdır!

Hep birlikte Ataerkil şiddete karşı! İrademiz bizimdir! Jin Jiyan Azadi! bir slogan olmaktan öte, kıtaları aşan ve bütün kadınları buluşturan bir ideoloji – felsefedir! denilen mitingde, 25 Kasım Kadına Şiddete karşı mücadele gününde kadınlar her yerde olduğu gibi Stuttgart’ta da sokaklardaydılar.

Haber-Yorum: Gül Güzel (Stuttgart)

Uluslararası Kadına yönelik şiddete karşı mücadele günü olan 25 Kasım, Stuttgart’ta da yapılan iki miting ve yürüyüşlerle gerçekleşti. İlk eylem saat 16-17.30 arası Stuttgart Rotebühl şehir merkezinde Courage kadınları öncülüğünde, ikinci eylem ise  8 Mart Stuttgart Kadın İttifakı tarafından Wilhelmplatz meydanında, saat 17.30’da dağıtılan el ilanları ve taşınan pankartlarla başladı. Gerçekleşen eylemlere yaklaşık 1300 kadın ve çok sayıda genç erkek de katılarak kadına dayanışmalarını sergilediler.

Her iki eylemde de, Kadına yönelik günlük şiddete ve kadına yönelik şiddete karşı yürütülen kampanyalara dikkat çekilerek, kadınlar artık bilinçli bir şekilde ölüme karşı yaşamı, savaşa karşı barışı savunuyor! denildi.

Miting alanında yapılan konuşmalarda, 2021 Mart ayında Türkiye’de tek bir erkeğin imzasıyla kaldırılan İstanbul sözleşmesi ardından artan kadın cinayetleriyle kadın haklarının ve durumunun yasal olarak adım adım yok edildiğine dikkat çekildi. Aynı duygu ve düşüncelerle Diyarbakır’da yasaklanan Jin Jiyan Azadi sloganının kadınların eşit özgürlükteki iddiasını ve vazgezilmezidir denilirken, vatandaşı olduğumuz Almanya’da da kadına şiddet zirveye çıkarak, son bir yılda devlet kriminal dairesinin verilerine göre 360 kadın katledildi.

Stuttgart 8 Mart Kadın Eylem ittifakı gruplarının ortak düzenlediği miting ve yürüyüşte kadın inisiyatifi temsilcilerinin yaptığı konuşmalarla, 25 Kasım kadına şiddeti önleme gününün tarihi önemi, yürütülecek kampanyalar ve mücadelesine vurgu yapıldı. Yapılan miting ve yürüyüşte, İsyanımız bitmedi, büyüyor!,İstanbul sözleşmesini koru!; Birimize saldırı, hepimize saldırıdır!, Paragraf 218 kaldırılsın. Kadının kendi karar vermesi suç sayılamaz!, Kadına şiddet güncelleşti!, Biz kadınlar suskunluğu kırıyoruz!, Kadına şiddete Hayır! Slagonları eşliğinde yazılı pankartlar taşındı.

Miting alanında İngilizce ve Almanca dillerinde okunan bildiriyle, İsrail’in Filistin’i işgalinden dolayı katledilen kadın ve çocukların soykırıma uğradığı belirtilerek, şiddetle kınandı. Bu  işgale yardım ve destek veren başta Almanya devletine çağrı yapılarak, Filistinli kadın ve çocukların soykırıma uğramalarının derhal durdurulması talep edildi.

Kadınların erkekler tarafından uğradığı katliam ve şiddetin gittikçe artması modern kapitalizmin bir sonucu olarak kendisini gösterirken; BM kadın Biriminin hazırladığı istatistik bilgilerine göre, dünyada 2023 yılında 85.000 kadın ve genç kızlar erkekler tarafından katledildi. Cinayetlerin %60’ı kadınların en yakını olan kişi tarafından işlendiğinden, kadın için en tehlikeli yerin kendi evi olduğu belirtildi. Bu durum bizim birlikte mücadelemizin daha güçlü olarak enternasyonal düzeyde güçlenmesi ve eril/partriarkal sistemlere karşı mücadele etmemizi gerekiyor. Kendi öz mücadelemizi gerçekleştirmek ve güçlendirmek zorundayız. Bu mücadele olmasaydı, bugünkü Rojava kadın özgürlük devrimi gerçekleşemezdi. Kadınsız yaşam, yaşamsız kadın olmayacağını tekrarlıyor Jin Jiyan Azadi! Diyoruz’’ diyerek kadının birlikte evrensel düzeyde baskı, imha, sömürü, tecavüz, katliamlara karşı mücadele yükseltmesine dikkat çekilerek, Wilhelm Platz’da başlayan yürüyüş, saat 19.30 civarında Schlossplatz/Saray meydanında yapılan miting ve ardından çekilen halaylarla sona erdi.

25 Kasım Kadına şiddete karşı mücadelesi gününe dair kısa tarihi özeti:

25 Kasım, Dominik Comhuriyeti’inde Clandestina Hareketi’nin öncülerinden, Mirabel kardeşler olarak bilinen Patria Mercedes, Minerva Argentina ve Maria Terasa isimli üç kız kardeşin Rafael Leonidas Trujillo diktatörlüğüne karşı yürüttükleri mücadelenin sembolleştiği gündür.

Trujillo diktatörlüğünün Mirabel Kardeşler’in kendileri için büyük bir tehlike olduğunu açıklamasının ardından, 25 Kasım 1960’da, Dominik Cumhuriyeti’nin kuzey bölgesinde, bir uçurumun dibinde üç kadının cesedi bulunur.

Bu katliam hükümet yanlısı gazetelerde “araba kazası” olarak yer alır.

Mirabel kardeşler siyasal özgürlükler adına kararlılıkla mücadele ettikleri için  hapsedildiler, işkencelere maruz kaldılar, en sonunda hapishanedeki eşlerini ziyarete gittikleri sırada arabalarından zorla indirilerek tecavüz edildikten sonra işkenceyle katledildiler.

“25 Kasım” 1981’de Kolombiya’nın başkenti Bogota’da toplanan Birinci Latin Amerika ve Karayip Kadınlar Kurultay ve 1999’da Birleşmiş Milletler Genel Kurulu kararlarından bu yana ” 25 Kasım, Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele ve Uluslararası Dayanışma Günü”  oldu.


About the Author



Comments are closed.

Back to Top ↑