Cinsel şiddet protesto edildi

Yüzlerce gösterici dün cinsel şiddet mağdurlarına desteklerini ifade etmek Fransa’nın çeşitli kentlerinde adliye binası önünde eylem yaptı.

Feminist kadın örgütleri, Sendikalar , göçmen kadın kurumları, Sosyalist Kadınlar Birliği (SKB), ZORA‘nın içinde bulunduğu platformun çağrısı ile cumartesi öğleden sonra Toulouse, Marsilya, Paris ve Lyon’daki adliye binalarının önünde toplanan yüzlerce kişi,“tecavüz kültürünü” kınadı.

Paris’te mahkeme önünde yapılan ve seçilmişlerin de katıldığı eylemde ellerinde pankartlarla ve sloganlarla “Utanç taraf değiştirsin” çağrısında bulunuldu ve “Adalet ne yapıyor?” diye soruldu.

Eylemde “İnkârı durdurun”, “Tecavüzlerin %0.6’sı mahkûm edildi, daha iyisini yapabilirsiniz”, ‘‘ Biz Gisel’in yanındayız ya siz ? ’’”Stop the denial“ (”İnkârı durdurun“), “On est toutes Gisèle” ( “Hepimiz Gisèle‘iz “),yazılı dövizler taşındı, tecavüzcülerin ağır cezalar almasını sağlayacak yasal düzenlemelerin bir an önce yapılması istendi.

“Osez le féminisme”, özellikle ’Fransa’da her yıl 94.000 tecavüz ve cinsel saldırı mağduru için adaletin nihayet yerine getirilmesini” sağlamak üzere “kurumsal bir devrim” çağrısında bulundu.

GİSÈLE PÉLİCOT İLE DAYANIŞMA

Yaklaşık otuz kişinin toplandığı Marsilya’da, birkaç gösterici Gisèle Pelicot’un resmini taşıyan bir pankart açarak “suçlamaların düşürülmesini durdurun” ve “tecavüzcüleri mahkum edin” sloganları attı.

Kamu Politikaları Enstitüsü tarafından bu yıl yayınlanan bir araştırmaya göre 2020 yılında tecavüz davalarının düşürülme oranı %94’tü. Bu rakam, Adalet Bakanlığı tarafından 2022 yılı için yayınlanan ve o yıl “savcılığa sevk edilen davaların %68’inin, bir sulh hakimi tarafından yasal kriterler temelinde incelendikten sonra dava açılamaz olduğuna karar verildiğini” belirten rakamdan çok farklıdır.

50 yaşındaki Valentine Caffè’ye göre Gisèle Pelicot davası “neredeyse ders kitabı niteliğinde bir dava” ve “yasayı tersine çevirebilir”; Fransa’nın, örneğin “Sólo sí es sí” (Sadece evet, evet demektir) yasasıyla rızayı kanıtlama yükümlülüğünü saldırgana yükleyen İspanya örneğini takip etmesini umuyor.

Toulouse adliyesinin önünde “Violeur hors CHU” (“Üniversite hastanesinin dışındaki tecavüzcü”) yazılı büyük bir pankartın önünde eylemciler toplandı. Haute-Garonne bölgesindeki protestoların özel bir anlamı vardı zira cinsel saldırı suçundan beş yıl tecilli hapis cezasına çarptırılan bir tıp öğrencisi Kasım ayında Toulouse’da staja başlayacak.

ISNAR-IMG stajyerler sendikasının Occitanie temsilcisi Ariane Roubi, sırtında beyaz bir önlük ve elinde “Bugün tecavüzcü, yarın doktor” yazılı bir pankartla, cinsel suçluların “cezasız kalmasına son verilmesini” talep etti.

Mazan davasının yanı sıra Abbé Pierre tarafından gerçekleştirilen saldırılar ve Bois de Boulogne’da öğrenci Philippine’in öldürülmesiyle ilgili son ifşaatlarla birlikte, vatandaşlar ve dernekler mağdurların daha fazla dikkate alınmasını ve saldırganların daha ağır cezalara çarptırılmasını talep etmek için birkaç aydır eylemlerine devam ediyor.

Lyon’da 300’den fazla kişi adliye binası önünde toplandı. Bazı eylemciler kadınların özgürleşmesinin sembolü haline gelen “Perçinci Rosie” gibi giyindi.

Strazburg’da 200 gösterici arasında yer alan 20 yaşındaki satış elemanı Ylio Bode, “harekete geçmenin çok önemli olduğunu” yineledi. Gisèle Pelicot “annem olabilir, kız kardeşim olabilir, herhangi biri olabilir”. 23 yaşındaki Mariette’e göre “feminist mücadelede kaydedilen ilerlemelere rağmen tecavüz kültürü hala çok güçlü (…) Saldırganların ve tecavüzcülerin cezasız kalmasına son vermeliyiz”dedi.

45 feminist kadın örgütü ve çocuk hakları derneği, sendikalar, uzmanlar ve avukatlar cezasızlığa son vermek ve mağdurları korumak için güçlerini birleştirerek Cinsel şiddete karşı kapsamlı bir yasa için koalisyon oluşturdu.
23 Kasım’da yapılacak eyleme güçlü katılım çağrısı yapılarak eylem sonlandırıldı.