Bolşevik Parti’den “İsrail-İran” açıklaması

Siyonist İsrail devleti İran’a saldırıyor!

İslamcı molla İran devleti sert misilleme saldırıları tehdidinde bulunuyor!

İsrail ordusu 13 Haziran 2025 tarihinde bir açıklama yaparak İran’ın nükleer programına karşı kapsamlı bir saldırı başlattığını duyurdu.

Açıklamada “İran’ın çeşitli bölgelerinde nükleer hedefler de dâhil olmak üzere düzinelerce askeri hedefe yönelik saldırıların ilk aşamasının tamamlandığı” belirtildi.

İsrail Başbakanı Netanyahu şu açıklamayı yaptı: “İran’a yönelik operasyon gerektiği kadar sürecek. İran’ın nükleer zenginleştirme programının kalbine saldırdık. Natanz nükleer tesisindeki bilim adamlarını hedef aldık. İran’ın farklı bölgelerindeki nükleer tesisleri ve düzinelerce askeri hedefi vurduk, ilk aşama tamamlandı.”

İran’a yönelik hava saldırıları başlangıçta nükleer tesisleri, balistik füze fabrikalarını, askeri komutanları ve nükleer bilim adamlarını vb. hedef almıştır.

Bunun hemen ardından İsrail’e yönelik yüz insansız hava aracı saldırısı düzenlendi ve fakat bu saldırılar İsrail’de herhangi bir hasara yol açamadı.

Molla rejiminin lideri Ali Hamaney, İsrail’in İran’a saldırısını İran’a karşı savaş ilanı olarak değerlendirdi ve İsrail’i ağır bir cezalandırmayla tehdit etti.

Batılı emperyalist blok, siyonist İsrail devletinin Filistin’de yürüttüğü haksız, sömürgeci ve emperyalist savaşın tarafındadır. Batı emperyalist bloğu, İran’a karşı savaşta da siyonist İsrail devletinin arkasında durmaktadır.

ABD ve onun Ortadoğu’daki ileri karakolu İsrail için İran açık bir savaş hedefidir.

İran’a yönelik “Yükselen Aslanlar” denen saldırılar, İran’ın nükleer bomba yapma kabiliyetini engellemeyi ya da yok etmeyi ve Molla rejimini kesin olarak zayıflatmayı amaçlamaktadır.

İsrail ve İran arasındaki mücadele, emperyalist dünyada değişen güç dengelerinin zorunlu kıldığı dünyanın yeniden paylaşılması mücadelesinin parçasıdır.

Batılı emperyalistlerin ve İsrail’in Ortadoğu’yu kendi çıkarlarına göre şekillendirme savaşına İran ve onun vekilleri ve destekçileri olan örgütler direnmektedir. Ortadoğu yeni paylaşım savaşının ve hegemonya mücadelesinin sahnesidir.

Komünistler savaşları kimin “ilk saldırgan” olduğuna ve kimin “kendini savunduğuna” göre değerlendirmezler. Bu bağlamda kimin önce saldırdığı ve kimin kendini savunduğu önemsizdir. Önemli olan savaşın ne anlama geldiği, hangi sınıfların öncülüğünde, ne amaçla ve hangi politikanın ürünü olarak yürütüldüğüdür.

Siyonist İsrail devleti ile İslamcı İran devleti arasında karşılıklı askeri saldırıların ve olası bir savaşın yaşandığı bu güncel çatışma, emperyalistlerin Ortadoğu’yu yeniden paylaşma mücadelesinin parçasıdır.

Bu savaş her iki taraf için de haksız, gerici bir savaştır. Bu savaşta desteklenecek bir taraf yoktur.

Ortadoğu’daki bir savaş ezilenlerin durumunu daha da keskinleştirecektir ve işçilerin, emekçilerin ve tüm ezilenlerin çıkarlarına aykırıdır.

Siyonistlerin ve mollaların kendi çıkarları için yürüttükleri gerici, karşı-devrimci savaşa karşı çıkmak zorundayız.

İranlı ve İsrailli işçi ve emekçiler yaklaşan savaşa karşı çıkmalı ve silahlarını kendi burjuvazilerine çevirmelidir. “Asıl düşman kendi ülkemizde bulunmaktadır!”

Amaç, savaşı devrim için bir iç savaşa dönüştürmek ve savaştan bir devrimle çıkmak olmak zorundadır.

Savaşa dâhil olmayan ülkelerin komünistlerinin görevi sadece emperyalist savaşın gerçek karakterini teşhir etmek değil, aynı zamanda da savaşan ülkelerin devrimci komünist güçlerini mümkün olduğunca desteklemektir.

Ortadoğu’yu bir barış bölgesi hâline getirmek mümkündür. Bunun için burjuva rejimlerin devrilmesi ve kapitalizmin yıkılması mutlak bir gerekliliktir.

Dolayısıyla düşman, bütünüyle kapitalist sistemdir.

Emperyalizmdir!

Şu ya da bu geçici hükümet değil!

Kahrolsun emperyalizm!

Kahrolsun gerici, haksız, emperyalist savaşlar!

Yaşasın proleter enternasyonalizmi!

13 Haziran 2025

Bolşevik Parti (Kuzey Kürdistan-Türkiye)