Berlin’de Gözaltında Kayıplar İçin eylem
Almanya’nın başkenti Berlin’de 17-31 Mayıs Uluslararası Gözaltında Kayıplara Karşı Mücadele Haftası kapsamında „Gözaltında Kayıpları Unutma, Unutturma!“ şiarıyla bir eylem gerçekleştirildi.
Gözaltında Kayıplara Karşı Uluslarası Komite (ICAD) NAV-DEM ve YS’nin çağrısıyla yapılan eylem, Berlin’nin Kreuzberg semtinde Kottbusser Tor alanında gerçekleştirildi.
Türkiye ve dünyanın değişik ülkelerinden kayıp resimlerinin ve Cumartesi Anneleri ile dayanışma pankartının açıldığı eylem de ICAD adına Türkçe ve Almanca konuşmalar yapıldı. ICAD adına konuşan Baki Selçuk, dünyanın birçok ülkesinde yüzbinlerce kayıp yakını ve insan hakları savunucularının gözaltında kaybedilen yakınlarını aramaya devam ettiklerini belirterek, egemen sınıfların, özgürlük, eşitlik ve adalet isteyen her yaştan ve her meslekten insanları susturmak ve mücadelelerinin önüne geçmek için uyguladıkları bu saldırı yönteminin belli dönemlerde bir devlet politikası olarak uygulandığını ve kimi ülkelerde hala uygulanmakta olduğunu vurguladı.
Devletlerin uyguladığı bu vahşi saldırıda insanların devlet güçleri veya ona bağlı paramiliter çeteler tarafından kaçırılarak, işkence ile katledildiği ve gizlice bir yerlere gömülerek, toplumda kaygı, belirsizlik ve korku yaratılmaya ve böylece toplumsal muhalefetin susturulmaya çalışıldığına, ancak bu saldırının, kayıp yakınlarının, ilerici ve devrimci güçlerin ortak mücadelesi ile geri püskürtüldüğü, bu mücadelede Arjantin’de Plaza de Mayo Annelerinin uzun yıllara yayılan mücadelesi ile Türkiye ve Kürdistan’da Cumartesi Annelerinin, kayıp yakınlarının kararlı mücadelesinin yol gösterici olduğuna değindi.
Toplu mezarlar gerçeği
Türkiye, Meksika gibi birçok ülkede toplu mezarların tespit edildiğine değinen Selçuk, Türkiye’de İHD verilerine göre tespit edilen toplu mezar sayısının 348 ve kayıpların hala yoğun yaşandığı Meksika’da ise yaklaşık 5.600 olduğunu belirtti.
Bu saldırıyı gerçekleştiren burjuva, faşist devletler, insanlığa karşı işledikleri bu suçun üzerini örtbas etmeye çalıştıklarını ve failleri cezasızlık zırhı ile koruduklarını belirten Selçuk, uluslararası bir sorun olan gözaltında kaybetme saldırısına karşı enternasyonal mücadelenin gerekli olduğunu vurguladı.
Türkiye’de Cumartesi Annelerinin gözaltında kaybedilen yakınlarının akıbetini sormak ve faillerin yargılanması için 17 Mayıs’ta 1051. Hafta eylemini gerçekleştirdiklerini, Kürdistan’da kayıp yakınları ve insan hakları savunucularının Amed, Batman ve Hakkari’de eylemlerini sürdürdüklerini belirten Selçuk, „tüm dünyada gözaltında kayıpların akıbetinin ortaya çıkarılması ve sorumluların yargılanması için mücadele etmeye devam edeceğiz” dedi.
HDP eski milletvekillerinden Sibel Yiğitalp yaptığı konuşmada, son dönemde gelişen sürece değinerek, mücadeleyi daha güçlü sürdürmenin önemine vurgu yaptı.
Young Struggle (YS) temsilcisi de yaptığı konuşmada, gözaltında kaybetme saldırısına karşı Cumartesi Annelerinin ve tüm dünyada kayıp yakınlarının mücadelesini desteklediklerini belirtti. YS temsilcisi, Almanya’da ve özellikle Berlin’de artan devlet saldırılarının Nakba yıldönümünde Berlin’de yapılan eylemde de açıkça görüldüğünü, polisin katılımcılara şiddetle saldırdığını ve işkenceler eşliğinde 50’nin üzerinde göstericiyi gözaltına aldığını vurgulayarak, Almanya’da, Türkiye’de, Kürdistan’da, Filistin’de devrimci mücadeleyi yükseltmenin önemine değindi.

























































