AVEG-KON yaz kampında emperyalist savaşlar ve devrimcilerin görevlerini tartışıldı

İtalya’da yaz kampını sürdüren AVEG-KON, emperyalist savaşlar ve devrimcilerin görevlerini tartıştı. Panelde, emperyalistlerin dünya kapitalizminin karşısına yıkıcı bir kuvvet olarak çıkmaya yönelen devrimci mücadeleyi yok etme çabalarını sürdürdüğünü belirtti.

Avrupa Ezilen Göçmenler Konfederasyonu’nun (AVEG-KON) İtalya’da düzenlediği yaz kampı atölye ve panellerle devam ediyor.

Kampın beşinci gününde düzenlenen panelde emperyalist savaşlar tartışıldı. Panelde konuşan AVEG-KON Eş Başkanı Asiye Güden dünyada süren savaşlar ve çıkmaz sokağa giren kapitalizmin ezilenlere yönelik saldırı planları ile ilgili bir sunum yaptı. 2008 krizinden bu yana karları sürekli düşen kapitalistlerin, korona pandemisi ile krizlerinin daha da boyutlandığını söyleyen Güden, 3. emperyalist paylaşım savaşı olasılıkları hakkında konuştu.

Güden pandeminin ardından dünya ekonomisinin toparlanma sürecinin sadece bir yıl sürdüğünü ve 2022’de sermayenin karlılığının yeniden düşüş eğilimine girdiğini belirtti. Güden ayrıca, uluslararası tedarik zincirlerindeki kırılmaların giderilememesi ve Rusya-Ukrayna savaşıyla ortaya çıkan enerji darboğazının dünya genelinde enflasyonu yükselttiğini vurguladı.

EMPERYALİST REKABET VE YENİ BLOKLAŞMALAR
Panelde, emperyalist rekabetin şiddetlendiği ve dünya genelinde yeni bloklaşmaların oluştuğu üzerinde duruldu. ABD ve Çin arasında patlak veren “ticaret savaşı”nın bu rekabetin en belirgin örneklerinden biri olduğu ifade edildi. ABD’nin Çin’e karşı uyguladığı gümrük tarifeleri ve Çin’in “küresel serbest rekabet” stratejisi arasındaki çatışmanın, emperyalist küreselleşmenin açmazlarını gözler önüne serdiği belirtildi. Ayrıca, Rusya-Ukrayna savaşıyla birlikte, ABD ve NATO’nun Rusya’nın dişlerini sökme hedefi ve Rusya’nın kendi nüfuz sahasını koruma çabalarının yeni bir emperyalist denge durumu oluşturduğu vurgulandı.

ARTAN TOPLUMSAL EŞİTSİZLİK VE İŞÇİ HAREKETLERİ
Panelde, ekonomik krizlerin toplum üzerindeki etkilerine de değinildi. Dünya işçi sınıfının azalan ücretler, yok olan sosyal haklar ve artan işsizlikle karşı karşıya kaldığı; toplumsal eşitsizliğin ise dünyanın en zengin 264 kişisinin servetinin, üç milyar insanın varlıklarının toplamına eşit hale geldiği bir noktaya ulaştığı belirtildi. Bu koşulların, dünya genelinde büyük işçi hareketlerinin ve halk ayaklanmalarının artmasına neden olduğu vurgulandı. İşçi sınıfı ve ezilenlerin, yeni isyanlarla kaderlerini kendi ellerine almaya yönelecekleri ifade edildi.

EMPERYALİST BLOKLAŞMANIN SAVAŞ ALAMETLERİ
Panelde, emperyalist bloklaşmaların şiddetlendiği ve bu bloklaşmaların dünya savaşına dönüşme olasılıklarının arttığı tartışıldı. ABD, İngiltere, AB ve Japonya’nın oluşturduğu bir blok ile Rusya ve Çin’in ekseninde şekillenen diğer blok arasındaki gerilimlerin, özellikle ABD’nin Çin ve Rusya’ya karşı izlediği agresif politikaların, bu olasılığı daha da güçlendirdiği vurgulandı. Ayrıca, ABD’nin Çin’i kuşatma siyaseti ve Ortadoğu’daki saldırgan tutumu da panelde önemli tartışma konuları arasında yer aldı.

DEVRİMCİ MÜCADELE VE GELECEK PERSPEKTİFLERİ
Panelin son bölümünde, dünya genelinde işçi ve ezilenlerin devrimci mücadeleleri ve halk ayaklanmaları üzerinde duruldu. Emperyalistlerin dünya kapitalizminin karşısına yıkıcı bir kuvvet olarak çıkmaya yönelen devrimci mücadeleyi yok etme çabalarını sürdürdüğü belirtilirken, Filipinler, Hindistan, Kolombiya, Filistin, Kürdistan ve Türkiye’deki silahlı direniş ocaklarının varlığının hayati önemde olduğu ifade edildi.

Ezilenler cephesinden neler yapılabileceği ile ilgili daha fazla konuşulması ve tartışılması gerektiği soru cevap kısmında vurgulandı. Vekalet savaşlarının cephe savaşlarına dönüşebileceği, bu savaşlarda atom bombalarının yıkıcı gücünün devreye sokulabileceği de hatırlatılırken, aynı zamanda ezilenler için bir devrimci fırsat olasılığının da belirdiği koşullarla karşılaşılabileceği de ifade edildi. (Atılım Avrupa)